Yerçekimi Dalgaları keşfedildi
Yaklaşık 100 yıl önce ünlü fizikçi Albert Einstein tarafından varlığı öngörülen Yerçekimi dalgalarının, geçtiğimiz günlerde sonucu doğrulanan bir deney ile keşfedildiği kanıtlandı.
Peki nedir yerçekimi dalgaları ve keşfi neden önemli?
Bilindiği üzere, bütün cisimler birbirlerine çekim kuvveti uygular. Ancak çekim kuvveti aslında fizikte bilinen temel kuvvetlerden şimdiye kadar en az anlaşılanıdır.
Cisimler çevresindeki uzay-zaman adı verilen esnek yapıyı bükerler. Bu bükülme sayesindedir ki yakından geçen cisimler birbirlerine doğru hareket etmeye yada birbirleri etrafında dönmeye başlarlar. Bu hareket sırasında ise uzay zamanda henüz varlığını yeni keşfettiğimiz dalgaları yaratırlar. Bu suya atılan bir taşın dalga yaratmasına benzer ancak bunu kağıt üzerindeki yada bu resimdeki gibi 2 boyutlu değil 3 boyutlu düşünmek gerekir.
Bu dalgalanmaların keşfi çok çok hassas ekipman ve teknoloji gerektirir. O kadar ki, 100 yıl önce Einstein bu dalgaların varlığını tahmin ettiği zaman, bunların asla ölçülemeyeceğini sanmıştı.
Daha sonra yaklaşık 30 sene kadar önce, fizikçiler bu teoriyi daha da ileri götürerek, bu dalgaların varlığını matematiksel olarak ispatladılar. Bu ispat o kadar önemli sayıldı ki, daha sonra bu ispatı gerçekleştiren bilim adamları 1993 yılında Nobel fizik ödülüne dahi layık görüldüler. Bunun gerçek hayatta ölçülebilmesi ise ancak şimdi mümkün olabildi. Bunu şu duruma benzetebiliriz: Notaların varlığını henuz duymadan ispatlamak, ancak gerçek sesi daha sonradan duyabilmek…
Yerçekimi dalgalarının keşfi bilim dünyasında çok önemli bir gelişme olarak adlandırıldı. O kadar ki, bunu Galileonun birkaç yüzyıl önce eline ilk kez teleskop alıp gökyüzüne bakmaya başlamasına neredeyse denk olarak görenler dahi var. Bunun sebebi ise, yerçekimi dalgalarının bize uzayı ve evreni gözlemlemek için yeni bir araç vermiş olması. Evrene ışıktan yararlanan teleskoplar ile bakıp görebiliyorduk. Elektro, infrared, radyo telekskoplar ile başka yollardan da gözlemler yapıyorduk. Şimdi elimizdeki gözlem araçlarına bir yenisi daha eklenmiş oldu. Artık eski araçlar ile evreni görebilmeye ek olarak ayrıca evreni ”duymaya” da başlayabileceğiz. Yerçekimi dalgalarının diğer bir özelliği ise, daha önceden kullanılan demin bahsettiğimiz araçlardan farklı olarak, bu dalgaların seyahat ederken aradaki maddelerden etkilenmemesi. Çünkü bu dalgalar uzay zamanın kendisinde seyahat ediyor, uzay zamanın içindeki şeylerden bağımsız olarak. Mesela karadeliklerin yerini, evrendeki ”dark energy” denilen karanlık enerjiyi, evrenin genişleme hızını çok daha doğru bir biçimde gözlemleyebileceğiz. Bu gözlemler şu anda aklımıza getiremediğimiz yeni teorilerin de anahtarı olabilecek.
Nasıl ki geçmişte elektromanyetizmi, radyasyon ışınlarını, radyo dalgalarını ilk önce keşfedip daha sonra kontrolümüze alarak günlük hayatımızda işimize çok yarayan ve hergün kullandığımız araçlar ve aletler geliştirdik, kimbilir belki aynı şeyi yerçekimi dalgalarına uygulayıp, bunu kontrolümüze alıp şu anda aklımıza dahi gelmeyen teknolojiler ve araçlar üretebilecegiz. Sonuç olarak herşey bilim ile teori ile keşif ile başlıyor. Okumak ile başlıyor…
Yazar: Ahmet Tüter
Yazının izinsiz kullanımı yasaktır.
You must be logged in to post a comment Login